29 Ağustos 2012

HACHIKO: A DOG'S STORY (2009)


                                         HACHIKO: A DOG'S STORY (2009)

    Richard Gere abimizin ve Haçiko karakterini oynayan köpeğin başrolde oynadığı 2009 yapımı Hachiko: A Dog's Story gerçek bir hikayeye dayanıyor. O kadar gerçekki, aslı Tokyo-Japonya da 1930 lu yıllarda yaşanan bu hikayenin başrolündeki Haçiko'nun şuan bir heykeli de Tokyo'da mevcut.Bu hikaye hakkında ön bilgi almak isterseniz buraya tıklayabilirsiniz. Ama ben filmin izlenmeden hikayenin okunmasını tavsiye etmiyorum çünkü film tamamen bu olanları anlatıyor.Önce izleyip ardından araştırınız.
   Filmimiz Amerika'da geçiyor.Profesor Parker Wilson(Richard Gere) her gün evinden tren istasyonuna yürüyen, trenle üniversiteye giden, akşamda aynı yolla evine geri dönen bir aile babasıdır.Birgün şans eseri bulduğu akita cinsi köpek tüm ailenin ama özellikle profesor Parker'ın hayatını değiştirecektir.
   Hachiko: A Dog's Story, besleyip büyüttüğü köpeğiyle arasında bağ kuran kişilerin anlatıldığı diğer "hayvanlı" filmlerden biraz daha fazlasına sahip. Şöyle açıklayayım: Köpek ile insan arasında ne kadar yoğun bağların, sadakatin ve minnettarlığın oluştuğunu sadece filmlerden değil çevremizden de biliyoruz. Peki insan gün gelirde artık köpeğinin yanında olamazsa? Köpek sizce sadakatini ne kadar daha sürdürebilir, size minnettarlığını bir kez daha gösterebilmek için ne kadar daha bekleyebilir?
   Hachiko: A Dog's Story bir hayvan filmi(hoş bir cümle olmadı ama başka nasıl ifade edeceğimi bulamadım gerçekten) ama aynı zamanda inanılmaz bir drama.Haçiko'yu izlerken gözlerinizin bol bol dolması, hele daha önce köpek beslemişseniz veya besliyorsanız hüngür şakır ağlamanız çok muhtemel gerçekten.
   Hachiko: A Dog's Story her ortamda veya yalnızda izlediğinizde aynı hazzı alabileceğiniz herkese hitap edebilen bir film tabi eğlence amaçlı izlemeyin çünkü bir "Titanic" romantizmi ve "Shindler's List" üzüntüsünün bir karışımını izleyeceksiniz.Yazılarımda şahsi fikirlerimi söylememeye özen gösteriyorum ama tavsiye ettiğim insanlardan en ufak bir olumsuz eleştiri almadım, ben de onlara bu konuda katılıyorum.Film tamamen kurgu olsaydı "yok artık bu kadar da olmaz" diyebilirdiniz ancak gerçek bir hikaye izlediğinizin farkında olduğunuzdan bu tepkiyide veremiyorsunuz ve bu sizi ekstra etkiliyor. Hayvansever bir sevgiliniz varsa bu gece bu filmi sürpriz yapıp beraber izleyebilirsiniz ben kefilim.

Hangi filme benziyor:
Hayvanlı film(hala doğru ifadeyi bulamadım): Lassie, War Horse
Sadakat ve minnettarlık: yine Lassie, War Horse (böyle sadakat insanda olmaz)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder